Bankalar günümüzde bir çok hizmeti bir arada sunmaktadırlar. Mevduatı bulunan müşterilerin varlıklarını pek çok seçenekte değerlendirme olanağı tanıyan bankalar, kredi ihtiyacı hisseden müşterilerine de finansman imkanı tanımaktadırlar. Bununla birlikte değerli bir varlığı olan ve bu varlığı fiziki olarak saklama ihtiyacı hisseden müşteriler için de bankalar “kiralık kasa” hizmeti vermektedir.
Altını olan mudiler genellikle altınlarını bozdurarak banka hesabında tutmak yerine fiziki olarak altını saklamayı tercih ediyorlar. Özellikle ülkemizde olan “yastık altı” kültürü, altının hem önemini hem de fiziki olarak saklanılmaya çalışıldığını gayet net ortaya koyuyor. Ancak altını fiziki olarak evde saklamak gerçekten riskli bir durum. Güvenlik riskini ortadan kaldırmak ve yatırımlarınızı güvenceye almak için bankaların kiralık kas hizmetlerinden ücreti mukabilinde yararlanılabilmektedir. Bu sayede varlıklar güvenceye alınmaktadır.
Sadece maddi değerli varlıklar için değil, manevi olarak kıymet arz eden ve yine meskende saklanması güvenlik riski taşıyan; tespih, kolye, fotoğraf vs… aklınıza gelebilecek her türlü eşya kiralık kasalara konulabilmektedir. Bu durum tamamen müşterinin tercihinde ve kontrolündedir.
Kiralık Kasalar Genellikle 3’e Ayrılır!
Kiralık kasalar genellikle küçük, orta ve büyük olmak üzere 3’e ayrılır. Lakin nadiren de olsa bazı bankalar özel boyutlu daha büyük kiralık kasa hizmeti de sunmaktadır. Kiralık kasaların boyutlarına ve bankasına göre ücretleri değişkenlik arz etmektedir. Sözleşmeleri birer yıllık yapılan ve müşterinin istemesi durumunda her yıl yenilenen kiralık kasa ücretleri banka tarafından tayin edilerek müşterilere bildirilmektedir. “Küçük ebatlı” kiralık kasalar hali hazırda en az yıllık 250 Türk Lirası’na kiralanabilmektedir. Bununla birlikte “Kiralık kasa” kiralanırken bir kira bedeli de depozito bankaya ödenmek durumundadır. Sözleşme sonunda müşteri tarafından kiralık kasanın anahtarı bankaya teslim edilirken, depozito ücreti de müşteriye iade edilmektedir.