Almanya’da çoğalan siyasi risklere rağmen, yılın ilk çeyreğinde Alman ekonomisi büyüme hızını artırdı.
Özel sektörde gerçekleştirilen yatırımların çoğalmasının yanında özel ve kamu tüketim harcamalarının devam etmesi sebebiyle Avrupa’nın en büyük ekonomilerinden biri olan alman ekonomisi, bu yılın ilk çeyreğinde bir önce ki döneme nazaran yüzde 0,6 oranında büyüme gösterdi.
Küresel anlamda korumacı politika gibi bir takım söylentiler artmış olsa da, yapılan ihracatın bu denli hızlı bir şekilde devam etmesi bu büyümeyi destekleyen en önemli unsur oldu.
Ekonomi tarafından gelen bu verilere göre, Almanya’da dördüncü kez başbakan olmak isteyen Angela Merkel’in elini bir hayli güçlendirdiği görülüyor. Kamuoyu tarafından yapılan bazı araştırmalarda da Merkel’in düğer adaylardan açık arayla önde olduğu bildiriliyor.
İngiliz basının da ise bu konu hakkında yer alan haberlerde, DİHK Genel Müdürü olan Martin Wansleben’in bir açıklama yaptığı bilgisi yer alıyor. Martin Wansleben yaptığı açıklamada, ekonomideki düşük faizler, döviz kurunun ve ihracatın artırılmasının ekonomide ki büyümeye faydası olduğunu belirtiyor. Ayrıca diğer birçok risk gibi Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Trump’ın korumacı tehdidi ve Brexit müzakerelerinde ki belirsiz sonuçların, bu büyümeyi yavaşlatmaya yönelik bir etki etmediğini de dile getiriyor.
Ayrıca İngiliz basınında Euro Bölgesinde ki diğer büyük ekonomilere de değerlendirilerek, Fransız ekonomisinde yılın ilk çeyreğinde yüzde 0,3 oranında bir büyüme olduğu ve yüzde 0,5 oranından, geçen yılın son çeyreğinde bir yavaşlama görüldüğü bilgisine yer veriliyor. Ayrıca yine İtalya’da yer alan 19 üyeli Avro Bölgesinde en büyük ekonomisi olan Merkez Bankası, üç aylık yüzde 0,2 büyüme tahmin ettiğine dair bilgilerine de yer veriliyor.
